Bize ulaşmak için birartibirforum@gmail.com eposta adresini kullanabilirsiniz.
1994’te haftalık yayınına başlayan, 2001’den itibaren aylık, halen üç aylık yayınlanan Express dergisi, ayrıca Roll, Meşin Yuvarlak, Bir+Bir dergileri. 1+1 Express’in internet yayını Bir+Bir Kültür Sanat Derneği çatısı altında yürütülüyor.
Gustave Flaubert’den Mektuplar
GUSTAVE FLAUBERT'DEN MEKTUPLAR -I
Kerem Eksen ve Emre Ayvaz, bu podcast dizisinde, 2021’de 200 yaşına basan Gustave Flaubert’in belki romanlarından bile ilginç olan, ancak Türkçede henüz hak ettiği ilgiyi görmemiş mektuplarını odağa alıyor, onları sadece muhataplarına değil, aynı zamanda biz gelecekteki okurlara yazılmış metinler olarak yorumluyor...
GUSTAVE FLAUBERT’DEN MEKTUPLAR –II
“Flaubert’den Mektuplar” dizisinin bu bölümünde, yazarın sevgilisi Louise Colet’ye yazdığı mektuplardan birini merkeze alıyoruz, “Madame Bovary” yazarının içindeki iki farklı eğilimden, Colet’yle ilişkisinden ve 20. yüzyılda birçok yazarı takipçisi haline getirecek o “hiçbir şey üzerine bir kitap” yazma arzusunu mercek altına alıyoruz.
GUSTAVE FLAUBERT’DEN MEKTUPLAR –III
Temmuz 1852: Flaubert düzyazıya şiirin itibarını kazandırmak istiyor, ama bu dönüşümü düzyazı geleneğinin yokluğunda, neredeyse tek başına gerçekleştirmesi gerekecek... Flaubert’den Mektuplar’ın üçüncü bölümünde bu meşakkatli proje, cümlelerle kitabın bütünlüğü arasındaki gerilim, gücünü olaydan değil üslûptan alan roman, sinema, Joyce, Çehov var.
GUSTAVE FLAUBERT'DEN MEKTUPLAR -IV
“Yalnız-çalışkan-sabırlı yazar” ideali, “Flaubert mirası”nın önemli bir unsuru. Podcast serimizin bu bölümünde, hızlı yazan yazarlarla yavaş yazan yazarlar, Joseph Roth ve Stefan Zweig, Yakup Kadri’nin içinde kalmış ukde ve Cindy Sherman’ın fotoğrafları eşliğinde bu idealin duygusal ve sınıfsal koşulları tartışılıyor.
GUSTAVE FLAUBERT’DEN MEKTUPLAR –V
Mart 1857: “Madame Bovary” yayınlanmış, “ahlâka aykırılık” davasının da etkisiyle ilgi odağı olmuş. Matmazel Leroyer de Chantepie’nin hayranlık dolu mektubunun izinde, Flaubert’in romancılığındaki “Tanrı-anlatıcı” ve “gayrişahsilik” ilkelerine, “gerçekçilik”le ilişkiye, Flaubert “mektebi”nin Osmanlı ve Türkiye romanı üzerindeki etkisine uzanıyoruz.
GUSTAVE FLAUBERT’DEN MEKTUPLAR –VI
Kasım 1850: Flaubert dostu Maxime Du Camp ile bir buçuk yıl sürecek bir Doğu seyahatine çıkmıştır. “Seyyah” Flaubert’e İskenderiye’den Mısır’a, Lübnan’dan İstanbul’a uzanan yolculuğunda Edward Said’in “Şarkiyatçılık”ı, İngiliz Romantik şiiri, 20. yüzyılın “başkalık” kavramını akılda tutarak eşlik ediyoruz.
GUSTAVE FLAUBERT'DEN MEKTUPLAR -VII / I
Kasım 1872: Fransa-Prusya Savaşı sona ermiş, Paris Komünü kanla bastırılmış, Flaubert “Duygusal Eğitim”i yazıp yayınlamış... Gustave Flaubert’den Mektuplar dizisinin yeni bölümünün ilk kısmı…
GUSTAVE FLAUBERT'DEN MEKTUPLAR -VII / II
Emre Ayvaz ve Kerem Eksen, Flaubert’in Turgenyev’e mektubundan hareketle hazırladıkları programın ikinci kısmında Flaubert’in içinde uyandığını söylediği “vatan” duygusunu kurcalıyor, arkadaşlığı, savaşı, cesareti ve aptallığı, Robert Frost, Edward Thomas, Vladimir Nabokov, Milan Kundera ve John Berger gibi yazarlara uğrayarak, 20. yüzyılın ilk yarısının daha da büyük felaketleri ışığında anlamaya çalışıyorlar.
GUSTAVE FLAUBERT’DEN MEKTUPLAR VIII / I
Aralık 1875: Flaubert’in son romanı “Bouvard ve Pécuchet”e vakfettiği son dönemleri, Flaubert-Sand dostluğu, iki yazarın yoldaşlığı, anlaşmazlıkları, roman sanatının amacı, okurla kurulan ilişkinin doğası… “Flaubert’den Mektuplar”ın son bölümünün ilk kısmı…
GUSTAVE FLAUBERT'DEN MEKTUPLAR VIII / II
Flaubert’in 1880’deki ani ölümü, kendisini “Flaubert’in hiç olmamış oğlu” olarak gören Kafka’nın “Duygusal Eğitim”e düşkünlüğü, Julian Barnes, Jean-Paul Sartre’ın bitiremediği dev Flaubert kitabı, Flaubert’i bugün –Türkiye’de– düşünmenin anlamı... Flaubert'den Mektuplar’ın son bölümünün ikinci kısmı…
^