bir artı bir forum logo bir artı bir forum logo bir artı bir forum logo
  • A’DAN X’E
    AĞIR EXPRESS DERGİLER GALERİ-X MEDYA PODCAST TEMATİK VİDEO
  • BEŞERİ COĞRAFYA
    AİDİYETLER GÖÇ VE MÜLTECİLİK ŞEHİR HATLARI
  • HAL VE GİDİŞ
    DAYANIŞMA EKONOMİLERİ EKOLOJİ EKONOMİ-POLİTİK EMEK KENT HAKKI SİYASAL GÜNDEM TOPLUMSAL HAFIZA
  • HAYAT VE SANAT
    EDEBİYAT DİJİTAL NEŞRİYAT GÖRSEL SANATLAR KİTAP MEŞİN YUVARLAK MÜZİK SAHNE SİNEMA
  • INTERNATIONAL
Enternasyonal Şalala Logo
Bize ulaşmak için birartibirforum@gmail.com eposta adresini kullanabilirsiniz.
1994’te haftalık yayınına başlayan, 2001’den itibaren aylık, halen üç aylık yayınlanan Express dergisi, ayrıca Roll, Meşin Yuvarlak, Bir+Bir dergileri. 1+1 Express’in internet yayını Bir+Bir Kültür Sanat Derneği çatısı altında yürütülüyor.
  • A’DAN X’E
    • AĞIR EXPRESS
    • DERGİLER
    • GALERİ-X
    • MEDYA
    • PODCAST
    • TEMATİK
    • VİDEO
  • BEŞERİ COĞRAFYA
    • AİDİYETLER
    • GÖÇ VE MÜLTECİLİK
    • ŞEHİR HATLARI
  • HAL VE GİDİŞ
    • DAYANIŞMA EKONOMİLERİ
    • EKOLOJİ
    • EKONOMİ-POLİTİK
    • EMEK
    • KENT HAKKI
    • SİYASAL GÜNDEM
    • TOPLUMSAL HAFIZA
  • HAYAT VE SANAT
    • EDEBİYAT
    • DİJİTAL NEŞRİYAT
    • GÖRSEL SANATLAR
    • KİTAP
    • MEŞİN YUVARLAK
    • MÜZİK
    • SAHNE
    • SİNEMA
  • INTERNATIONAL
  • A’DAN X’E
    • AĞIR EXPRESS
    • DERGİLER
    • GALERİ-X
    • MEDYA
    • PODCAST
    • TEMATİK
    • VİDEO
  • BEŞERİ COĞRAFYA
    • AİDİYETLER
    • GÖÇ VE MÜLTECİLİK
    • ŞEHİR HATLARI
  • HAL VE GİDİŞ
    • DAYANIŞMA EKONOMİLERİ
    • EKOLOJİ
    • EKONOMİ-POLİTİK
    • EMEK
    • KENT HAKKI
    • SİYASAL GÜNDEM
    • TOPLUMSAL HAFIZA
  • HAYAT VE SANAT
    • EDEBİYAT
    • DİJİTAL NEŞRİYAT
    • GÖRSEL SANATLAR
    • KİTAP
    • MEŞİN YUVARLAK
    • MÜZİK
    • SAHNE
    • SİNEMA
  • INTERNATIONAL
Ekolojik yurttaşlık
EKOLOJİ
HAL VE GİDİŞ
OİKOS’UN POLİS’E SIZMA GİRİŞİMİ

Ekolojik yurttaşlık

Aykut Çoban
Akkuyu nükleer santral projesinin sadece Akkuyu’yu, sadece Mersin’i, sadece o bölgeyi, sadece Türkiye’yi, sadece o kentin, o bölgenin, bu ülkenin yurttaşlarını ilgilendiren bir mesele olmadığı aşikâr. Ama bu, konu nükleer olduğundan, dehşet ölçeğinin genişliğinden böyle değil sadece. Aynı durum Alpu’daki termik santral için de geçerli. Zira, şehir ve ülke yurttaşlığının ötesinde “ekololojik yurttaşlık” diye bir şey var…
İstanbul’un altı oyuluyor
HAL VE GİDİŞ
KENT HAKKI
MAÇKA PARKI’NDAN GAZİ MAHALLESİ’NE

İstanbul’un altı oyuluyor

Deniz Özgür
Maçka Parkı inşaatı, belediyelerin parklara bakış biçimini ve bu alanları hiçe sayışını gösterdiği kadar, İstanbul’u adım adım ele geçiren bir başka tehlikeye de dikkat çekiyor: Dolmabahçe-Levazım hattı aslında çok daha geniş ölçekli bir planın, üçüncü köprü ve Kuzey Marmara otoyoluyla birleşerek şehri abluka altına alacak bir otoban ağının parçası. Sultangazi ilçesi ve en kalabalık mahallesi Gazi, yeraltından geçirilmek istenen karayolu tüneliyle bu tehlikeyi ensesinde hisseden yerlerin başında geliyor. 
Çocukluğum Cinema Paradiso
EDEBİYAT
HAYAT VE SANAT
KARA TREN: ÜLKÜ TAMER (1937-2018)

Çocukluğum Cinema Paradiso

Söyleşi: Merve Erol, Ulaş Özdemir
Ülkü Tamer'i 1 Nisan akşamı yitirdik. 2000 yılında Roll için on şarkıyla karşısına oturmuş, şiir ve edebiyat dışındaki dünyasına, Antep'te geçen çocukluğuna, erken yaşta tanıştığı sinemaya, gençliğinde çokça ilgilendiği tiyatroya, at yarışı ve futbol merakına uzanmaya çalışmıştık. Devri ve eseri daim olsun.
Dayanışma Akademileri: Yakıcı ihtiyacı erdeme dönüştürmek?
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
BARIŞ BİLDİRİSİ VE DEV-ŞİRKET’İN “YENİ” AKADEMİSİ –IV

Dayanışma Akademileri: Yakıcı ihtiyacı erdeme dönüştürmek?

Aslı Odman
Barış Bildirisi ve Dev-Şirket’in “Yeni” Akademisi dizisine kaldığımız yerden devam ediyoruz. Üçüncü bölümün özeti: Barış imzacılığı sürecinin eşitsiz dağıtılan bedeli, dışarıdan yapılan saldırılar ve “iç-dıştan” gelen eleştiriler… Dördüncü ve son bölümde kurucu kolektif deneyimlere ve geleceğe bakıyoruz.
Su yosunundan sansara, sansardan insana…
AİDİYETLER
BEŞERİ COĞRAFYA
ARZU, DİRENÇ, NEŞE VE HAZ İÇİN BİR KAOS GL SERGİSİ: KOLONİ

Su yosunundan sansara, sansardan insana…

Söyleşi: Siren İdemen
İnsanı ayrıcalıklı kılan ve varoluşu tümden insana atfeden bilgi, bilim, teknoloji ve siyaset, doğanın ve doğalın uzantısı normallik kabulleri, bu kabullere yaslanan ahlâkçılık, dişi-erkek morfolojilerine sıkışmış biyolojik çoğalmacılık... Koloni bütün bunları sorguluyor. Bu kolektif serginin küratörlerinden Derya Bayraktaroğlu ve sanatçı Gökçe Yiğitel ile arzu, direnç, neşe ve haz devşiren yaşamsal bir materyalizmin imkânlarının peşinde, göldeki nilüferlerin dibinde bir gezintiye çıktık.
Neoliberal Popülizm modelindeki aşınmalar ve demokrasiye dönüş olanakları
EKONOMİ-POLİTİK
HAL VE GİDİŞ
SİYASİ REJİM TARTIŞMALARINA EMEK MERKEZLİ BAKMAK (3)

Neoliberal Popülizm modelindeki aşınmalar ve demokrasiye dönüş olanakları

Ümit Akçay
Otoriterliğin kökeni yapısal süreçlerde, yani birikim rejimi ve buna bağlı olarak şekillenen emek rejiminde ise, gerçek bir demokratikleşme nasıl sağlanabilir? Önümüzdeki dönemde gelişebilecek bir demokratikleşme süreci otoriterliğin kaynağı olan emek rejiminin değişmesine bağlıdır.
Seyircilik edilgen bir edim değil
HAYAT VE SANAT
SAHNE
DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ / SÜREYYA KARACABEY’LE YAYINLADIĞI BİLDİRİ ÜZERİNE

Seyircilik edilgen bir edim değil

Söyleşi: İrfan Aktan
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü öğretim üyesiyken 6 Ocak 2017 tarihli KHK’yla ihraç edilen Doç. Dr. Süreyya Karacabey, Dünya Tiyatrolar Günü dolayısıyla “Sahneye Özgürlük Yaz” başlıklı bir bildiri kaleme aldı. Karacabey’den niye böyle bildiri yayınladığını ve seyircinin sorumluluğunu dinliyoruz.
Umut özgürleştirir
HAYAT VE SANAT
SAHNE
BABA SAHNE BİR YAŞINDA

Umut özgürleştirir

Söyleşi: Adalet Çavdar
Baba Sahne, daha çok Şevket Çoruh’un ismiyle anılsa da, imece usûlüyle kurulan, yürütülen, kendi yağıyla kavrulan ve oyunlarının niteliği sayesinde seyircinin teveccühünü kazanmış bir tiyatro. Birkaç gün sonra tam bir yaşında. Tapusunda “tiyatro” yazan tek tiyatro. 1967’de Yıldırım Önal Özel Kadıköy Tiyatrosu olarak perdelerini açan, zamanla sinema salonu, ardından atari salonu haline getirilen mekân, 2015’in Dünya Tiyatrolar Günü’nde yeniden tiyatro salonu yapılmak üzere, imece marifetiyle satın alındı, iki yıl süren titiz bir çalışmanın ardından, ilk rölöve çizimlerine uygun olarak aslına dönüştürüldü. Ve ilk açılışından tam yarım asır sonra, 1 Nisan 2017’de yeniden “perde!” dedi. Dünya Tiyatrolar Günü ve Baba Sahne’nin birinci yıldönümü vesilesiyle, huzurlarınızda Şevket Çoruh…
Öğrenci hapishanesi: Her türlü çalışma yapılıyor
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
ANAYASAL GÜVENCENİN YOK SAYILARAK EĞİTİM HAKKININ GASP EDİLMESİ

Öğrenci hapishanesi: Her türlü çalışma yapılıyor

İrfan Aktan
“Bunlar terörist gençler. Bu terörist gençlerle ilgili her türlü çalışmayı yapıyoruz. Bunların eşgallerini belirlemek suretiyle bu gençlere üniversitelerde okuma hakkı vermeyeceğiz.” 19 Mart'ta Boğaziçi Üniversitesi'nin kuzey kampüsünde TSK ve cihatçı örgütlerin Afrin’i ele geçirmesini kutlamak üzere stant açıp lokum dağıtan gruba “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” pankartıyla karşılık veren öğrenciler, 24 Mart’ta Erdoğan’ın bu sözleriyle hedef haline getirilmişti. Ertesi gün (25 Mart) sabaha karşı kampüs içindeki yurtlara baskın yapıldı ve çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. Bu öğrencilerin tutuklanması halinde okuma hakları zaten ellerinden alınmış olacak. Zira, 22 Kasım 2016’da çıkarılan 677 Sayılı KHK ile TMK kapsamında yargılanan tutuklu ve hükümlü on binlerce öğrencinin eğitim hakkına, bu hak anayasal güvence altında olmasına rağmen, son verildi.
Mari Tomasyan’ın ömrü hayatı
AİDİYETLER
BEŞERİ COĞRAFYA
“GAYRI MİLLİ” VE FAKAT YERLİ AİDİYETLERİN KİŞİSEL TARİHİNDEN BİR YAPRAK

Mari Tomasyan’ın ömrü hayatı

Söyleşi: Ayşegül Oğuz, Siren İdemen
Osmanlı-Rus savaş hattından fersah fersah uzakta olan Çorlu’daki tehcir, geleceği fısıltı gazetesiyle duyurulan 6-7 Eylül vahşeti, korkudan dilini konuşmayan, çocuklarına öğretmeyen insanlar, hakaret sözcüğü haline getirilen bir kimlik… Doksan altı yıllık ömrü bu tarihin içinde geçen Mari Tomasyan, 2007 Mart’ında Çıplak Ayaklar Kumpanyası’nın Mehmet Barış’ı Seviyor adlı askerlik ve savaş karşıtı dans gösterisinde konuk oyuncuydu. Çelik bakışlı, dimdik, ufak tefek, asırlık bir zeytin ağacı misali bir kadındı, 80’lerinin ortasındaydı. Mehmet Barış’ı Seviyor vesilesiyle tanıştık, evinde ziyaret ettik, büyük bir kısmını soykırımda yitirdiği ailesinin hikâyesini, görüp geçirdiklerini kendi ağzından dinledik. Mari Tomasyan 11 Mart 2018’de bu dünyadan ayrıldı. Express’in Nisan 2007 tarihli 71. sayısında yayınlanan söyleşiyle, saygıyla uğurluyoruz. Toprağı bol olsun.
Olağan şüpheliler, makbul verimliler ve tecahül-ü arif
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
BARIŞ BİLDİRİSİ VE DEV-ŞİRKET’İN “YENİ” AKADEMİSİ –II

Olağan şüpheliler, makbul verimliler ve tecahül-ü arif

Aslı Odman
Çıkan kısmın özeti: Bu Suça Ortak Olmayacağız! bildirisine imza koyan 1128 akademisyene ayrı ayrı açılan davalar, Terörle Mücadele Yasası madde 7/2 “terör örgütü propagandası yapma” üzerinden düzenlenen kes-yapıştır iddianame, otuz küsur Ağır Ceza Mahkemesi’yle Dev-Yargı… Piyasa liberalizmi ile siyasi otoriterliğin iç içe geçmesi, kamudan arındırılmış, toplumu şirket gibi yöneten devletin “Dev-Şirket”in tahkim edilmesi… “Akademik fabrika” ve 1933 Almanya’sının “eşgüdülme” yönteminin güncel versiyonu… Barış Bildirisi ve Dev-Şirket’in “Yeni” Akademisi dizisine kaldığımız yerden devam ediyoruz…
Değişen emek rejimi ve siyasal rejime etkileri
EKONOMİ-POLİTİK
HAL VE GİDİŞ
SİYASİ REJİM TARTIŞMALARINA EMEK MERKEZLİ BAKMAK (2)

Değişen emek rejimi ve siyasal rejime etkileri

Ümit Akçay
“Neoliberal Popülizm modeli, örgütlü emeğin karar alma süreçlerinden sistematik olarak dışlanmasına dayanır. İşçi sınıfının örgütlü kesimlerinin dağıtıldığı, geri kalanının da pasifize edildiği Neoliberal Popülizm modelinin hayata geçmesiyle birlikte, siyasi çatışmanın odağı sınıflararası bir düzlemden egemen sınıf içi bir düzleme kaymıştır. Bu ortamda iktidar partisi kimlik siyasetini ve tipik popülist stratejinin biz/onlar ayrımını, çok daha kolay bir şekilde operasyonel hale getirebilmiştir.”
Ruj yok, ruh var
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
DİYARBAKIR NEWROZ’UNDAN İZLENİMLER

Ruj yok, ruh var

İrfan Aktan
Diyarbakır Newroz’una katılım önceki yıllara kıyasla düşüktü. Ama kalemlerine ve rujuna el konan bir kadının dediği gibi, “rujsuz, ama ruhsuz değil”di.
Neoliberal Popülizm ve yeni emek rejimi
EKONOMİ-POLİTİK
HAL VE GİDİŞ
SİYASİ REJİM TARTIŞMALARINA EMEK MERKEZLİ BAKMAK (1)

Neoliberal Popülizm ve yeni emek rejimi

Ümit Akçay
Siyasal rejim değişiminin kökeninde değişen emek rejimi yatıyorsa, bu durum bize demokratikleşme için nasıl perspektife sahip olmamız gerektiğinin yolunu da verir. Mevcut emek rejimi tersine çevrilmeden herhangi bir kalıcı demokratikleşme süreci mümkün değildir.
Öyle bir geçer zaman ki (Biz ve Hawking)
A’DAN X’E
AĞIR EXPRESS
KARA TREN: STEPHEN HAWKING (8 Ocak 1942 –14 Mart 2018)

Öyle bir geçer zaman ki (Biz ve Hawking)

Yücel Göktürk
14 Mart’ta aramızdan ayrılan çağımızın Kopernik’i Stephen Hawking’i Zamanın Kısa Tarihi adlı eserini konu alan Ekim 1997 tarihli (Roll, sayı 12) yazı ve vefatı sonrasında kaleme alınan zeyl ile uğurluyoruz. 14 şarkı eşliğinde…
İşin başı şeffaflık
DAYANIŞMA EKONOMİLERİ
HAL VE GİDİŞ
NURTEPE İLK ADIM KADIN ÇEVRE KÜLTÜR VE İŞLETME KOOPERATİFİ

İşin başı şeffaflık

Söyleşi: Ulus Atayurt
Dile kolay tam 14 sene. 2001’de birkaç kadının önayak olduğu örgütlenme girişimiyle 2004 yılında resmen kurulan Nurtepe İlk Adım Kooperatifi kadınlar, çocuklar ve toplumsal dönüşüm adına sıkı bir mücadele veriyor. Kooperatifin çocuklar için oyun odasından, diğer kadın kooperatifleriyle dayanışmaya, sürekli eğitim faaliyetlerinden aile içi şiddetle mücadeleye uzanan esinlendirici hikâyesini üyelerinden dinliyoruz.
İmzanın değeri ve bedeli
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
BARIŞ BİLDİRİSİ VE DEV-ŞİRKET’İN “YENİ” AKADEMİSİ –III

İmzanın değeri ve bedeli

Aslı Odman
Barış Bildirisi ve Dev-Şirket’in “Yeni” Akademisi dizisine kaldığımız yerden devam ediyoruz. Çıkan kısmın özeti: İktidarı “yerelde doğaçlayanlar”, yeni akademide yönetişim ve çalışma acısı, “hoşnutsuz çalışan” kitlesi, Evrensel Hasım, rekabetçi verimlilik ve aciliyet kültü…
Büyük dönüşüm
HAL VE GİDİŞ
SİYASAL GÜNDEM
BARIŞ BİLDİRİSİ VE DEV-ŞİRKET’İN “YENİ” AKADEMİSİ –I

Büyük dönüşüm

Aslı Odman
Memlekette yargı, medya ve ordunun, 1933 Almanya’sında bizzat rejimin bir norm olarak kullandığı kavramla söylersek, “eşgüdülme”ye koşulma sürecinin, bir Barış Bildirisi vesilesi, bahanesi veya dolayımı ile akademiyi de kapsayarak genişlemesi, yaşanan “büyük dönüşüm” içinde anlamlandırılabilir ancak. Bu büyük dönüşümden akademinin nasıl bir pay aldığına yakından bakalım…
Askeri savaş biter, sosyo-ekonomik savaş sürer
BEŞERİ COĞRAFYA
GÖÇ VE MÜLTECİLİK
URFA’NIN SURİYELİ NÜFUSU

Askeri savaş biter, sosyo-ekonomik savaş sürer

Söyleşi: Tuba Çameli
Resmi kayıtlara göre, Türkiye’deki 3 milyon 49 bin Suriyelinin 451 bini Urfa ilinde ikâmet ediyor, 131 bini Urfa şehrinde. Şehir merkezinin toplam nüfusu Suriyelilerle birlikte 750 bin civarında. Yani, her yedi kişiden biri Suriyeli. Haliyle bu demografik değişimle birlikte, Urfa’da sosyal ve ekonomik ilişkiler de değişime uğruyor; değişimin sancısını yerlisiyle, yeni göçmeniyle bütün Urfa ahalisi derinden hissediyor. 2017’de tamamlanan Sosyal Entegrasyon Bakımından Suriyelilerin Küçük Esnaf İşgücü Piyasasına Etkileri: Şanlıurfa Örneği başlıklı araştırmayı yürüten Harran Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bölgesel Coğrafya Anabilim Dalı-Coğrafya Bölüm Başkanı Sedat Benek’i dinliyoruz…
Toksik kokteyller
EKOLOJİ
HAL VE GİDİŞ
HOMER SİMPSON CİPS PAKETİNİ AÇARSA

Toksik kokteyller

Bülent Şık
İnanılması güç ama ABD’de her on kişiden dokuzunun idrarında ya da kanında tarımsal toksik kimyasal, yani pestisit kalıntısı bulunuyor. Pestisitler kadınların doğurganlık oranını, erkeklerde sperm sayısını düşürüyor, arıların toplu ölümüne neden oluyor, çocuklarda nörolojik bozukluklara kapı açıyor, suları belki de geri dönüşsüz bir şekilde kirletiyor. Gezegenin ağır çekim felaketinin önemli unsurlarından pestisitlere yakından bakalım.
Borçlanarak otoriterleşmek
HAL VE GİDİŞ
KENT HAKKI
EKÜMENOPOLİS’TEN UÇURUMUN KIYISINA

Borçlanarak otoriterleşmek

Söyleşi: Merve Erol
İmre Azem’in 2011 tarihli ilk uzun metraj filmi Ekümenopolis, yükselen kent mücadelesini belgelemenin yanında, İstanbul’u kuzeyden sararak şehri geri dönüşsüz şekilde talan edecek ve tanınmaz kılacak üçüncü köprü - havaalanı - Kanal İstanbul üçgenine dikkat çekiyordu. Bu dehşet verici senaryo büyük ölçüde hayata geçerken Azem’in kamerasının odağı kent mücadelesini içerip aşan bir siyasal düzleme yerleşti: Azem, Uçurumun Kıyısında Türkiye’de, 2010’ların başından bugüne yükselen siyasal gerilimi –kent hakkından basın özgürlüğüne– demokrasi mücadelesi veren arkadaşlarının güncesini tutarak takip ediyor. 
Türkiye’nin negatif verimliliği
AİDİYETLER
BEŞERİ COĞRAFYA
“BİZ”LİĞİN AYNASINDAN YANSIYANLAR: TÜRKİYE GENÇLİĞİNDE KİMLİKLER VE ÖTEKİLEŞTİRME

Türkiye’nin negatif verimliliği

Söyleşi: Erselan Aktan
Eşcinseller, ateistler/dinsizler, başka dinden olanlar, azınlıklar, aşırı dinciler... Gençlerin kendilerini en uzak hissettikleri “ötekileri”. Ait olduklarını düşündükleri grubun üstünlüğüne inançları arttıkça ötekileştirme algıları da yükseliyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin TÜBİTAK desteğiyle 2015-2017 yıllarında yürüttüğü “Diğeri ile Karşılaşmada Ötekileştirme/meyi Anlamak: Türkiye'de Gençlerle Empati ve Eşitliği Tartışmak” konulu araştırma geçtiğimiz günlerde kitap olarak yayınlandı. Kitabın yazarlarından Pınar Uyan Semerci’nin kapısını çaldık ve sorduk: Farklılıklara saygı duyarak beraber yaşayabilme imkânı nasıl oluşabilir? Karşılaşma, temas ve diyalog zemini nereden sağlanabilir?
Neden geldim New York’a
HAYAT VE SANAT
MÜZİK
OSMANLI DİYASPORASININ ABD’DEKİ MÜZİKAL SERÜVENİ

Neden geldim New York’a

Söyleşi: Evrim Hikmet Öğüt
İmparatorluktan cumhuriyete geçiş, Türkiye’de hayata geçirilmiş müzik politikaları açısından çokça konuşulmuşsa da, Osmanlı’nın Türk olmayan kültürel mirasının hem bu coğrafyada hem de göç edilen topraklarda nasıl yaşadığı pek bilinmiyor. Etnomüzikolog Mustafa Avcı’nın, New York’ta doktora yaptığı yıllarda bir şarkının peşine düşerek başladığı araştırma, New York’ta oluşmuş bir Post-Osmanlı diyaspora topluluğunun yirminci yüzyılın ilk yarısındaki müzik üretimine ışık tutuyor.
  • <
  • 1
  • …
  • 71
  • 72
  • 73
  • 74 current
  • >
Haftalık içerik bildirimleri için bültene üye olabilirsiniz. Hakkımızda | İletişim | Gizlilik
  • A’DAN X’E
  • BEŞERİ COĞRAFYA
  • HAL VE GİDİŞ
  • HAYAT VE SANAT
  • INTERNATIONAL
^